CHP'de Cumhurbaşkanı adayını belirlemek için ön seçim kararı alındıktan sonra tartışmalar alevlendi. Lütfü Savaş'ın açıklamaları, bu tartışmaları daha da derinleştirdi. CHP'li eski Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş, 38'inci Olağan Kurultayı'nın iptali için dava açtı. Bu durum, partideki gerginliği artırdı.
Ön seçim tartışmaları, Ekrem İmamoğlu'nun Cumhurbaşkanlığı adaylığına yönelik endişeleri de beraberinde getirdi. İmamoğlu'nun adaylığı, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ın olası hamlelerini engellemek amacıyla sorgulanıyor. Bu süreçte, İmamoğlu'na yönelik sahte diploma soruşturması başlatılması dikkat çekti.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Ekrem İmamoğlu'nun diplomasının geçerliliğini incelemek için Yüksek Öğretim Kurumu'na müzekkere yazdı. Bu müzekkere, gelen ihbarlar doğrultusunda hazırlandı. YÖK'ten gelen cevapta, İmamoğlu'nun diplomasının sahteliğine dair bulgular yer aldı.
Bunun üzerine, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, İmamoğlu hakkında 'Resmi belgede sahtecilik' suçundan soruşturma başlattı. Savcılık, 26 Şubat günü İmamoğlu'nu ifade vermesi için davet etti. Bu gelişmeler, CHP içindeki tartışmaları daha da alevlendirdi.
Lütfü Savaş, katıldığı bir canlı yayın programında Ekrem İmamoğlu'na sert eleştirilerde bulundu. Savaş, 'Hem Cumhurbaşkanı adayı olacağım diyorsun, hem ÖSYM'yi kazanamamışsın, benim karşımda konuşamazsın.' ifadelerini kullandı. Bu sözler, İmamoğlu'nun adaylık iddialarını sorgulayan bir eleştiri olarak öne çıktı.
Savaş'ın bu açıklamaları, CHP içindeki gerilimi artırdı. İmamoğlu'nun sahte diploma soruşturması ve Savaş'ın eleştirileri, partinin geleceği hakkında soru işaretleri oluşturdu. CHP'de yaşanan bu gelişmeler, ön seçim sürecinin ne denli karmaşık hale geldiğini gözler önüne seriyor.