Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, kuru meyve ihracatında fazla sayıda kalıntı bildirimi alan firmalara çifte analiz zorunluluğu getirileceğini duyurdu. Bu uygulama, hem üretim ilinde hem de ihracat yapılacak ilde gerçekleştirilecek. Yumaklı, güvenilir gıdanın önemine dikkat çekti ve pestisit kullanımının azaltılması için seferberlik halinde çalıştıklarını belirtti.
Bakan Yumaklı, Ulusal Gıda Referans Laboratuvarı’nda yaptığı açıklamalarda, “Çalışmalarımızda üreticiler ve ihracatçılarımız var. Şu ana kadar AB ile uyum kapsamında 223 maddenin kullanımını yasakladık” dedi. Türkiye’nin pestisit kullanım ortalaması, AB ülkelerinin altında yer alıyor.
Yumaklı, Türkiye’de pestisit kullanımının hektar başına 2.3 kilogram olduğunu, AB’de ise bu rakamın 3.2 kilogram olduğunu ifade etti. Bu durum, Türkiye’nin gıda güvenliği açısından önemli bir avantaj sağladığını gösteriyor. Pestisit kullanımının azaltılması için yapılan çalışmalar, üreticilerin ve ihracatçıların iş birliği ile sürdürülüyor.
Bakan, pestisit dışında aflatoksin, okratoksin ve kükürt dioksit gibi maddelerin de kuru meyvelerin geri dönüşümünde etkili olduğunu belirtti. Bu maddelerin kontrolü, gıda güvenliğinin sağlanması açısından kritik bir öneme sahip.
Yumaklı, Antep fıstığında fazla aflatoksin nedeniyle 1473 parti ürünün 20’sinin iade edildiğini, kuru incirde ise 5654 sevkiyatın 81’inin geri döndüğünü açıkladı. Kuru kayısılarda ise 21 bin 3 tondan sadece 282 tonun iade edildiği belirtildi. Bu oranlar, gıda güvenliği standartlarının sağlanması için önemli bir gösterge olarak değerlendiriliyor.
Geri dönen ürünlerin hepsinin analize tabi tutulduğunu vurgulayan Yumaklı, belirlenen limitlerin üzerindeki ürünlerin imha edildiğini ifade etti. Bu süreç, gıda güvenliğini sağlamak adına titizlikle yürütülüyor.
Yumaklı, Türkiye’nin Tunus’a ihraç ettiği patateslerde pestisit değil, bitki hastalığı bulunduğu için iade kararı alındığını aktardı. Bu durum, ihracat süreçlerinde dikkat edilmesi gereken diğer bir önemli unsuru ortaya koyuyor. Ürünlerin Mersin’de imha edileceği bilgisi de verildi.
Bu tür önlemler, Türkiye’nin gıda güvenliği standartlarını yükseltmek ve uluslararası pazarda rekabet gücünü artırmak amacıyla atılan adımlar arasında yer alıyor. Gıda güvenliği, hem üreticiler hem de tüketiciler için büyük bir öneme sahiptir.