Fed Başkanı Jerome Powell, enflasyonun tarifelere tepki olarak yükseldiğini belirtti. Ekonomik belirsizlikler ve iş gücü piyasası koşulları hakkında önemli değerlendirmelerde bulundu.

Fed Başkanı Powell'dan Enflasyon ve Ekonomi Üzerine Açıklamalar

Fed Başkanı Jerome Powell, enflasyonun tarifelere tepki olarak yükseldiğini ve bu yıl içinde enflasyonda daha fazla ilerleme kaydedilmesinde gecikme yaşanabileceğini ifade etti. Powell, Fed'in politika faizini sabit tutmasının ardından düzenlediği basın toplantısında, ekonominin genel olarak güçlü olduğunu vurguladı. İş gücü piyasası koşullarının sağlam olduğunu belirten Powell, enflasyonun bir miktar yüksek kalsa da yüzde 2'lik uzun vadeli hedefe yaklaştığını anlattı.

Powell, Fed'in hedeflerini desteklemek amacıyla politika faizini değiştirmeme ve bilanço büyüklüğünü azaltma hızını yavaşlatma yönünde teknik bir karar aldığını aktardı. Anketler, ekonomik görünüme ilişkin belirsizliğin arttığını gösteriyor. Son göstergeler, 2024'ün ikinci yarısında görülen hızlı ekonomik büyümenin ardından tüketici harcamalarındaki yavaşlamaya işaret ediyor.

Ekonomik Belirsizlik ve İş Gücü Piyasası

Powell, hanehalkı ve iş dünyasına yönelik anketlerin ekonomik görünüme ilişkin belirsizliğin arttığını gösterdiğini ifade etti. Bu gelişmelerin gelecekteki harcama ve yatırımları nasıl etkileyeceği belirsizliğini koruyor. İş gücü piyasasında koşulların sağlam kalmaya devam ettiğini dile getiren Powell, geniş bir gösterge setinin iş gücü piyasasındaki koşulların büyük ölçüde dengede olduğunu gösterdiğini belirtti.

Powell, iş gücü piyasasının önemli bir enflasyonist baskı kaynağı olmadığını aktardı. Enflasyon beklentilerinin son dönemde yükseldiğini söyleyen Powell, enflasyonun son iki yılda önemli ölçüde yavaşladığını ancak Banka'nın yüzde 2'lik uzun vadeli hedefine kıyasla bir miktar yüksek seyrettiğini belirtti.

Politika Duruşu ve Gelecek Beklentileri

Powell, enflasyon beklentilerine ilişkin bazı kısa vadeli göstergelerin son dönemde yükseldiğini, bunun hem piyasa hem de anket bazlı ölçümlerde görüldüğünü ifade etti. Tüketiciler ve işletmelerden oluşan anket katılımcıları, ana etken olarak tarifelerden bahsediyor. Uzun vadeli beklentilere ilişkin çoğu göstergenin ise hala Banka'nın enflasyon hedefiyle uyumlu kalmaya devam ettiğini kaydetti.

Yeni yönetimin ticaret, göç, maliye politikası ve düzenlemeler alanında önemli politika değişiklikleri uygulama sürecinde olduğunu belirten Powell, bu değişikliklerin net etkisinin ekonomi ve para politikasının izleyeceği yol açısından önemli olduğunu vurguladı. Politika duruşunu değiştirmek için acele etmeye gerek olmadığını ifade eden Powell, daha fazla netlik için beklemek üzere iyi bir konumda olduklarını yineledi.

Bilanço Küçültme ve Enflasyon Beklentileri

Powell, bilanço küçültme hızını yavaşlatma kararlarına da değindi. Bilanço küçültmeye başladıklarından bu yana menkul kıymet varlıklarının 2 trilyon dolardan fazla azaldığını belirtti. Piyasa göstergeleri, rezerv miktarının bol olmaya devam ettiğini gösterirken, para piyasalarında sıkılığın arttığına dair bazı işaretler görüldüğünü aktardı.

Yılın ilk iki ayında mal enflasyonundaki yükselişin bir kısmının tarifelerden geldiğini söyleyen Powell, tarife dışı enflasyonu tarife enflasyonundan ayırmanın yolunu bulmak için çalışacaklarını anlattı. Enflasyon beklentilerini dikkatli bir şekilde takip ettiklerini belirten Powell, uzun vadeli enflasyon beklentilerinin çoğunlukla iyi sabitlenmiş durumda olduğunu kaydetti.

Sonuç ve Gelecek Öngörüleri

Powell, hala oldukça sağlam veriler gördüklerine dikkati çekti. Büyüme ve tüketici harcamalarının biraz ılımlı ancak hala sağlam bir hızda göründüğünü, istihdam yaratma oranının sağlıklı bir düzeyde seyrettiğini dile getirdi. Enflasyonun kısmen tarifelere tepki olarak yükselmeye başladığını düşündüklerini belirten Powell, bu yıl içinde enflasyonda daha fazla ilerleme kaydedilmesinde gecikme yaşanabileceğini ifade etti.

Son iki aydaki güçlü mal enflasyonunun kalıcı olmasının tarifelerle ilgili olabileceğini kaydeden Powell, her zaman resesyon olasılığının bulunduğunu ancak böyle bir öngörüde bulunmadıklarını vurguladı. Dışarıda resesyon olasılığının bir miktar yükseldiği tahmin edilse de bunun hala nispeten ılımlı seviyelerde olduğunu belirtti.