ABD Başkanı Donald Trump'ın Gazze'yi devralma ve bölge sakinlerini zorla göç ettirme planı, İsrail'i harekete geçirdi. Trump, 4 Şubat'ta Beyaz Saray'da düzenlenen basın toplantısında, ABD'nin Gazze'yi devralacağını duyurdu. Bu açıklama, bölgedeki gerginliği artırdı ve Filistinlilerin geleceği hakkında endişeleri derinleştirdi.
Trump, Gazze'nin yıkım alanı haline geldiğini belirtti. Filistinlilerin, Mısır ve Ürdün gibi komşu ülkelere göç etmelerinin daha iyi olacağını savundu. Bu durum, bölgedeki insani krizi daha da derinleştirebilir.
Trump, Gazze'deki Filistinlilerin başka bir seçeneklerinin olmadığını iddia etti. Bu açıklamalar, uluslararası toplumda büyük bir tepkiyle karşılandı. Filistinlilerin zorla göç ettirilmesi, insan hakları ihlalleri açısından ciddi bir sorun olarak değerlendiriliyor.
İsrail hükümeti, bu planı uygulamak için çeşitli stratejiler geliştirmeye başladı. Filistinlilerin zorla göç ettirilmesi, bölgedeki barış sürecini olumsuz etkileyebilir. Bu durum, Filistinlilerin haklarını savunan gruplar tarafından da eleştirilmektedir.
Yediot Ahronot gazetesinin haberine göre, İsrail Savunma Bakanı Katz, Filistinlileri Gazze'de yerinden etmek için 'özel bir yönetim birimi' kurma kararı aldı. Bu birim, Filistinlilerin göç sürecini yönetmek için çeşitli stratejiler geliştirecek.
Haberde, bu yönetimde İsrail güvenlik teşkilatı organları ve diğer bakanlıklardan temsilcilerin yer alacağı bilgisi verildi. Bu durum, Filistinlilerin haklarının ihlal edilmesi endişelerini artırıyor.
İsrail'in planı, Gazze'de yaşayan ve gönüllü olarak üçüncü bir ülkeye göç etmek isteyenlere geniş kapsamlı yardımlar sunmayı içeriyor. Bu yardımlar, deniz, hava ve kara yoluyla özel çıkış düzenlemelerini de kapsıyor.
Bu tür uygulamalar, uluslararası hukuka aykırı olarak değerlendiriliyor. Filistinlilerin zorla göç ettirilmesi, bölgedeki barış sürecini daha da karmaşık hale getirebilir. Bu durum, uluslararası toplumun dikkatini çekiyor.